NE OLMUŞTU

Ümit Özdağ TBMM’de yaptığı konuşmada, İYİ Parti İstanbul İl Başkanı Buğra Kavuncu hakkındaki iddialarını tekrarlayarak Buğra Kavuncu’nun partinin bir sonraki genel başkanı olarak hazırlandığını ileri sürmüş ardından, CHP, İYİ Parti, HDP, Saadet Partisi’nin ortak hazırladığı ileri sürülen Anayasa Taslağı’yla ilgili basın açıklaması yapmıştı.

 

Özdağ’ın yaptığı basın açıklamasının ardından İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, partisinin başka siyasi partilerle "yeni anayasa" hazırlığı içinde olduğu iddialarını yalanlayarak "İYİ Parti Genel Başkanı olarak söylüyorum; hiçbir siyasi oluşum, platform, kişi, partiyle herhangi bir Anayasa çalışmamız yoktur, nokta" dedi. Akşener yaptığı başka bir açıklamasında: “Sayın Özdağ’ın beni asıl ilgilendiren ifadesi; ben asla milletime yalan söylemedim demesidir. Milletime yalan söylemedim diyen bir siyasi şahsiyetin göz göre göre yalan söylüyor olması tarafımdan kabul edilebilecek bir davranış değildir. İYİ Parti’de herşey şeffaf bir biçimde yürütülmektedir. İYİ Parti’nin gizli ilişkileri ve ajandaları yoktur. Demokrasiyi kendi içerisinde içselleştirilmiş bir siyasi partiye yöneltilebilecek ithamlar sınıfına dahil etmiyorum Ümit Beyin söylediklerini. Arkasında başka şeyler arıyorum, dolayısıyla yalan söylediğini, özellikle HDP’nin içinde bulunduğu bir anayasa görüşmesinin İYİ Parti tarafından yapılabilmesinin mümkün dahi olamayacağını tekrarlıyorum…” dedi.

 

İYİ Parti’de bunlar olmuşsa üç yıl niye parti içinde kaldınız?, diyerek hesap soran İyi Parti Tekirdağ/Süleymanpaşa İlçe Başkanı Ali Darıcı, paylaştığı yazılı basın açıklamasında Özdağ’a yönelik sert açıklamalarda  bulunarak tepkisini ortaya koydu:

 

“Akıl sağlığını yitirmiş, tedaviye muhtaç ŞİZOFREN bir ruh hastasi gibi, Partimiz ve Genel Başkanımız sayın Meral Akşener hakkında aslı astarı olmaya iftiralarla itibarsızlaştırma çabalarını basından takip etmekteyiz.

Toplumun teveccühüne sebep olmuş, Genel başkanımızın başkanlığında İYİ Partinin, iktidar yürüyüşünü engellemeye yönelik iftiralar atılacağının biliyorduk.

Bu saldırılar hem iktidar çevrelerinden hem de Parti içerisine sızmış, başka merkezlerden emir alan, ihanet içerisinde bulunan insanlar olabileceğini de tahmin ediyorduk.

Nitekim bu tahminlerimizin üzülerek gerçekleştiğini görüyoruz.

İktidar çevrelerin amacı belli; iktidarda kalabilmek için iftira atmak. İktidarı kaybedeceğini anlayınca bu tür iftiralara yönelmesi ahlaki olmamakla birlikte; anlaşılabilir. Ancak parti içerisindeki bu yıpratma çabaları nasıl izah edilebilir ki?

Ancak yel kayadan hiç bir şey koparamadığı gibi bu çabalar da boşunadır.

Parti içerisinde ihanete varan söylemlerde bulunan arıza düşünceli bu şahısa sormak isterim;

1. İYİ Partide bunlar olmuşsa üç yıl niye parti içinde kaldınız?

2. Niye uzun süre genel başkan yardımcılığı görevinde bulundun?

3. Niye grup başkanlığı talebiniz karşılamayınca bu tezviratlara başladınız?

 

Ama ne oldu?

Bu şahsın çok geçmeden iddialari yalan olduğu ortaya çıkmıştır.

İYİ Parti'nin HDP ile ortak Anayasa çalışması yaptığını iddia etti.

HDP'li Ayhan Bilgen ise iddiayı yalanlayarak, "ortak anayasa çalışmasının İYİ Parti kurulmadan önce AKP, HDP, CHP ve MHP arasında yapıldığını, 50'nin üzerinde maddede de anlaşıldığını" söyledi.

Yine, Ak parti'nin İYİ Parti ile gizli görüşme yaptığı iddiası; Ak Parti sözcüsü Ömer Çelik tarafından yalanlanmıştır.

Ömer Çelik, ilgili şahıs için "bu şahıs ahlaksız bir yalan söylemiş. İsmimi de anarak Ak Parti ile İyi Parti arasında bir süredir gizli görüşmeler ve gizli bir yeni anayasa çalışması yapıldığı şeklinde tamamen uydurma olan, hiçbir gerçekliğe uymamaktadır" demiştir.

 

Tüm bu olanlar aslında İYİ PARTİ ye zarar vermekten çok,safların daha sıklaşmasına ve üye kayıtlarından anlaşılabileceği gibi vatandaşlarımız tarafından artan bir teveccühe mazhar olmaktadır.”