Zamanında siyah beyaz televizyonlarımızdan ilgi ile izlediğimiz JoAnn Ross’ın kitabını yazdığı ‘Yukarıdakiler ve Aşağıdakiler’ adında bir dizi film vardı. Kitabın diziye aktarılan konusunda, ‘Bir konağın en alt katında yaşayan hizmetçilerle, üst katlarda yaşayan zengin ve aristokrat bir İngiliz ailesinin hayatı anlatılmıştı.’

 

Aşağıdakilerin görevi,  yukarıdakilerin en doğal hakkı olan her türlü lüksü sağlamak, karşılığında başını sokacakları köhne odalarda kalıp, yukardakilerin sofrasından kalan yemek artıklarınla yada karavanayla karınlarını doyurmak olurdu.

 

Aşağıdakiler, kendileri olmadan parmaklarını bile oynatamayan yukarıdakilerin her şeyini görür, izler, dertlerini, sıkıntılarını, mutluluklarını bilirlerdi. Yukarıdakiler ise, aşağıdakiler hakkında, onlar olmadan yaşayamadıkları halde, hiçbir şey bilmezlerdi, ne mutluluklarıyla ilgilenirlerdi, ne sıkıntılarıyla.

 

Siyah beyaz televizyonlarımızdan izlediğimiz bu hikayenin üzerinden yıllar geçse de; ‘bu diziyi kendine uyarlayan CHP’li elit tabaka bıkmadan, usanmadan, tekrar, tekrar parti üzerinden üyelerine ben olmazsam sen olmazsını uyguluyor.’ Onlar CHP’nin yukarıdakileri. Siyaset zenginlerin işiyse aşağıdakiler onları yukarıda tutmaya mahkum. Ben ne verirsem onunla yetinecekler.

 

Sizin olmadığınız yerde yukarıdakilerin başarılarına bir göz atalım:

 

Hiç dikkat ettiniz mi?, aşağıdakiler olmadan parmaklarını bile oynatamayan bizdeki yukarıdakiler yemekli, yemeksiz hangi toplantı olursa olsun onlara gözü gibi bakan, bir dediğini iki etmeyen aşağıdakilerden ayrı ‘il başkanı, ilçe başkanı, milletvekilleri, belediye başkanları onları yukarda tutanları  küçümsercesine aynı masada otururlar.’

 

CHP Tekirdağ için geçtiğimiz yerel seçime kadar ‘Trakya’nın kalesi der, mangalda kül bırakmazdı kendilerini parti üstü sayanlar.’ Aşağıdakiler yanında olmayınca hiçbir iş beceremeyen yukarıdakiler, Mart yerel seçimlerinde kendi sayelerinde ellerinde tuttuklarına inandığı 11 ilçenin 4’ü kaçtı gitti.

 

İyi parti’yle ittifak ilişkileri yolunda gitmeyen CHP’ye Süleymanpaşa’yı ‘CHP’den İyi Parti’ye geçenler ve muhalif olarak kalanlar kaybettirdi.’ AKP ve  MHP’de olduğu gibi CHP üyeleri de yoğun bir şekilde İyi parti’ye kaçıp gidiyor.

 

Son 2 ayda 2 sene boyunca 16 gence, 11 ilçesi olan Tekirdağ’da iş vermedikleri için 16 genç, gençlik kolu başkanı dahil istifa ederek kaçtı gitti. İhaleyle adam bulamazlarsa bayrak asacak bir Allahın kulu kalmadı. Yukarıdakiler seyretmekle yetindi.

 

Süleymanpaşa Belediye Başkanı Cüneyt Yüksel, sistemli bir şekilde CHP’li gençleri karı koca hiç farketmiyor aynı anda işinden edip kapı önüne koyuyor, yukarıdakiler sadece seyrediyor.

 

Partide küskün, kırgın sayısı çok yüksek. Önceki seçimlerde ağzımızın payını aldık, bizi ilgilendirmiyor diyenler olduğu gibi son kez elini taşın altına koyup yeni bir yönetim oluşturmak için yola çıkanlara muhalif, ‘kendilerine itat edecek ilçe başkan adayı çıkartma peşinde koşan yukarıdakiler de var.’

 

Parti tabanı ne diyor?

Taban, CHP Merkez ilçe Süleymanpaşa’da yukarıdakilerin burnunu sokmadığı yönetim çıkartıp ‘partiyi her an seçim olacak hale getirip canlı tutmak’ istiyor.

 

Taban, mevcut olan delegelerin seçim olsada çok fazla değişmeyeceğini, kaybedilen seçimlerden ders alan delegelerin birilerinin adamı olmaktan vaz geçip, fabrika ayarlarına dönmesini istiyor.

 

Taban, kadınlı erkekli gençlerin il, ilçe örgütleri ve kendi içlerinden gelen başkan adaylarıyla belediyelerin belirlenmesinde söz sahibi olup, yönetimlerin emeklilerden vaz geçip gençleşmesinden yana olduğunu söylüyor.

 

Taban, işini kaybeden, iş sahibi olmak isteyen gençlere CHP’li, AKP’li, MHP’li vs olarak değil onlar, Tekirdağ’ın gençleri diye bakıyor.

 

Taban, ‘ya benim istediğim olur yada başınızın çaresine bakarsınız’ diyor.

 

Bu tespitlerin yukarıdakilerin hoşuna gideceğini sanmıyorum. Ne oturdukları koltukları ne de bulundukları makamları kaybetmek istemezler. Onlar, en yakın seçimlere daha 4,5 yıl var, o zamana kadar herşey değişir diyerek bildiklerini okumaya devam edecekler.

 

Ne olur?..

CHP Merkez İlçe Süleymanpaşa’ya taban değil de, atamaya benzer yöntemlerle emir kulları getirilirse en az 2 dönem partilileri bir araya getirmek için zaman harcarsınız. Bu da, Tekirdağ’ın Ak parti’ye teslim edilmesi demektir.

 

 

Özer Enginler.