2014’ten bugüne Tekirdağ Cumhuriyet Halk Partisi Kadir Albayrak’ın başarısız belediyeciliği yüzünden tarihinin en kötü yıllarını yaşadığı bir sır değil. CHP’lilerin tamamına yakını bu görüşte.

Üşenmeyin, buyrun, Tekirdağ ile birlikte büyükşehir olan Aydın, Denizli, Muğla, Trabzon, Şanlıurfa, Kahramanmaraş, Balıkesir, Van, Manisa, Hatay, Malatya ve Mardin illerinin başarı hikayelerini inceleyin. Ya da kendinize şunu sorun, ‘2014’te 12/0, 2019’da neden 8/4 ?’ Demek ki yolunda gitmeyen bir şeyler var. Buna münferit olayların dışında CHP örgütleri çalışmadı diyemezsin, seçim kaybeden ilçe belediye başkanları kaybetmek için elinden geleni yaptı da diyemezsin. Neden 8/4, sebebi belli değil mi? Yürüdüğü yoldan içtiği suya kadar sorun yaşayan, kaybedilen ilçelerin halkları Kadir Albayrak’a güven duymadı. Onun için 8/4.  

Tekirdağlılar ve partisi için ele avuca gelen hiç bir şey yapmadığı gibi, CHP’nin kendini toparlayıp seçimlere hazırlaması için zamanı da kalmadı. Vekiller, belediye başkanları, il, ilçe örgütleri çaresiz. Siz onların Albayrak’a canım, cicim, aslan başkanım dediklerine bakmayın. İçleri kan ağlasa da CHP’lilerin tamamına yakınının görüşü; “Önümüzdeki yerel seçimlerde an itibarıyla en az iki belediyenin daha kaybedileceğini, bunun esas zararının 2024 yerel seçimlerine gelmeden 2023 genel seçimlerinde görüleceği, çıkartılacak milletvekili sayısında yaşanacak sıkıntıyla birlikte Tekirdağ’da sürdürmekte olduğu birinci parti olma pozisyonunu kaptıracağı” şeklinde.

Ak Parti’ye çalıştığı söylenen Albayrak, ‘sağlıklıyım istifa etmiyorum” dese de bu saatten sonra yapacak bir şey yok. Adama sanki ‘CHP’yi bitirinceye kadar istifa etmeyeceksin’  talimatı verilmiş gibi. “Kadir Abayrak’ı mutlaka istifa ettirmenin bir yolu olmalı. Başarısız yatırımlar, nereye gittiği belli olmayan ihaleler, partiden uzaklaşanlar, başka partilerde soluğu alanlar” ve CHP Tekirdağ’da can çekişirken zil takıp oynayanlar…

Atatürkçü olduğunu CHP’ye gönül verdiğini göstermek için açılışı yapılan parka Mustafa Kemal Atatürk ile bağlantılı isimler verip, Ak Parti’ye çalışıyor imajından kurtulmak bu kadar basit mi? Atatürk’ün babasının ismi olan “Ali Rıza Efendi Parkı” diğer bölümüne annesinin ismi “Zübeyda Hanım” ya da meydanın tamamına “Mustafa Kemal Atatürk Meydanı” ismini verdin diye işte; ‘ADAM’ bu mu diyelim? Bu iş sadece bayramlarda İzmir Marşı söyleyerek kendini cumhuriyetçi/laik saydırmaya çabalamakla olmaz!

ATATÜRKÇÜ NASIL OLUNUR?

Bak şimdi aşağıda saydıklarımı yapınca mı vatanını seven Atatürkçü olunur yoksa, hiç bir şey yapmadan bayramdan bayrama İzmir Marşı’nı söyleyince mi?

Çiftçinin tarım ürünlerine alım garantisi vereceksin…

Çiftçiyi ürünlerini satacağı “Tarladan Sofraya” pazar satış noktalarına ulaştıracaksın…

Malkara Et Entegre Tesisi’ni harekete geçirip et, salam, sucuk, kavurma, sosis, pastırma vs gibi ürünlerin ucuz ve sağlıklı bir şekilde dar gelirli vatandaşın sofrasında yer almasını sağlayacaksın…

Süt ve süt ürünleri başta olmak üzere kendi yaptığın Halk Ekmek dahil tarımsal ürünlerin satıldığı “Bakkalım” tarzı marketler açacaksın…

Okula giden her çocuğa, her sabah kapılarının önüne 1 kutu sütü ücretsiz bırakacaksın…

Her ilçeye 1 aşevi açacaksın…

Seyyar aşevleri yapacaksın…

Sinemalar, tiyatrolar, kültür merkezleri, spor sahaları, havuzlar, tekno parklar, plajlar, yat limanları, Karavan ve motorculara park alanları, sanat atölyeleri, kağıt üstünde kalmayan deprem çalışmaları yapacaksın…

*

Bayramdan bayrama İzmir Marşı’nı söyleyenlere…

itibar etmeyin.